RAM
New member
Thyssenkrupp üretim kapasitelerini azaltmak istiyor. Bu durum işlere mal olacak ve tüm sektörü etkileyebilir.
Geleneksel Ruhrpott şirketi için büyük patlama: Almanya'nın en büyük çelik üreticisi Thyssenkrupp Steel, Duisburg'daki üretim kapasitesini önemli ölçüde azaltmak istiyor.
Üretim yüzde 22 oranında azaltılacak ve buna işten çıkarmalar da eşlik edecek. Kaç kişinin işten çıkarılacağı henüz belli değil. Şirket açıklamasında, “Operasyonel nedenlerden dolayı işten çıkarmalardan kaçınmaya devam etmek beyan edilen hedeftir” dedi.
Kuşkusuz, duyuru zaten belli olmuştu, dolayısıyla tam anlamıyla bir sürpriz olmadı. Bu, bir bütün olarak sektör ve iş yeri için hala şaşırtıcı bir haber.
Zayıf ekonomi, yüksek enerji fiyatları
Sonuçta Essen merkezli şirkette 27.000 kişi çalışıyor. İstihdam garantisi 2026 yılına kadar geçerli ancak bundan sonra ne olacağı belirsiz. Çünkü Thyssenkrupp, satış hacmini 11,5 milyon tondan 9 ila 9,5 milyon ton çeliğe düşürmek istiyor.
Karşılaştırma için: 2023 yılında Alman çelik endüstrisinin tamamı 30,6 milyon ton sıcak haddelenmiş çelik ürün üretti. Şirket, hedeflenen 9 milyon ila 9,5 milyon tonluk hacmin geçtiğimiz üç yılın seviyesine tekabül ettiğini vurguladı.
Thyssenkrupp'un artık kesinti yapmak zorunda kalması da son yıllardaki yanlış yönetim kararlarından kaynaklanıyor. ABD ve Brezilya'ya büyük meblağlar yatırıldı ve bu yatırımlar sonuçta karşılığını vermedi. O zamanın CEO'su Martina Merz'in yönetimi altında kurumsal strateji defalarca değiştirildi, ancak kalıcı bir başarı elde edilemedi. Grup, 2022/23 mali yılında beş bölümüyle 38 milyar avroluk satıştan 2 milyar avro zarar etti.
Ancak krizin tüm nedenleri yalnızca Essen şirketinde yatmıyor. Thyssenkrupp'a göre, her şeyden önce yüksek enerji fiyatları, ısrarla zayıf olan ekonomi ve “Avrupa çelik piyasasındaki temel yapısal değişiklikler” de kararda önemli rol oynadı.
Ucuz ithalat
Buna, özellikle Asya'dan artan ve “endüstri rekabet gücünün azalmasına” yol açan ucuz ithalat da ekleniyor. Çin, devlet sübvansiyonlarıyla kendi ülkesindeki aşırı üretimi artırıyor ve ürünleri dünya pazarına önemli ölçüde daha düşük fiyatlarla sunuyor. Bu nedenle AB şu anda çelik için önemli bir tüketici pazarı olan otomotiv sektöründe bir inceleme yürütüyor. Avrupa pazarındaki fiyatların yapay olarak ne ölçüde düşük tutulduğunun açıklığa kavuşturulması amaçlanıyor; bu da Çinli yetkilileri oldukça rahatsız ediyor. Otomobil pazarındaki Çin rekabeti ve devlet etkisi hakkında daha fazla bilgiyi buradan edinebilirsiniz.
Ek bir yük ise çelik üretiminin “yeşil çelik” olarak adlandırılan üretime dönüştürülmesidir. Bu genellikle yeşil hidrojen kullanılarak üretilen çeliği ifade eder. Politikacılar geçmişte şirketlerin yeşil çeliğe geçişini destekleyeceklerini açıklamışlardı. Kuzey Ren-Vestfalya Yeşil Ekonomi Bakanı Mona Neubaur, Thyssenkrupp'un kararını “hayal kırıklığı yaratan bir haber” olarak nitelendirdi.
Ancak federal ve eyalet hükümetleri, şirketleri iklim açısından nötr üretime geçme konusunda iki milyar avroyla destekliyor. Ancak bu yeterli olmayacak çünkü tek bir yüksek fırını yeşil hidrojene dönüştürmek üç milyar avroya mal oluyor. Grup şu anda kesintilerin yapılacağı Duisburg'da altı adet fırın işletiyor ve başka yerler de var. Thyssenkrupp yaklaşık 18 milyar avroluk dönüşüm maliyeti bekliyor.
Şirket, üretimi iklim açısından nötr çelik üretimine dönüştürmeye devam edeceğini vurguladı. “Duisburg sahasındaki ilk doğrudan azaltma tesisinin inşaatı, federal ve eyalet hükümetleri tarafından sağlanan finansmanın desteğiyle planlandığı gibi uygulanmaya devam edecek.” En geç 2045 yılına kadar iklim açısından nötr üretim yapma hedefi de devam ediyor. Tesis, yüksek fırının yerini alacak. 2027'de başlaması planlanıyor ve daha sonra iklim dostu hidrojenle çalıştırılacak. Federal hükümet ve Kuzey Ren-Vestfalya projeyi iki milyar avroyla finanse ediyor.