Mehteri Kim Yasakladi ?

Ceren

New member
Mehteri Kim Yasakladı?

Mehter, Türk milletinin tarihsel kültüründe önemli bir yere sahip olan ve Osmanlı İmparatorluğu'ndan günümüze kadar geleneksel olarak çalınan bir askeri müzik türüdür. Tarihsel kökenleri oldukça eskiye dayanır ve özellikle Osmanlı İmparatorluğu’nun ordusunun gücünü simgeleyen, moral veren ve savaş alanlarında askerleri coşturan bir müzik olarak bilinirdi. Mehter takımları, yalnızca askeri bir birim olarak değil, aynı zamanda bir kültürel öğe olarak da Türk halkının hafızasında yer etmiş bir gelenek olmuştur. Ancak, mehterin yasaklanması gibi bir durum da söz konusu olmuştur. Peki, mehteri kim yasaklamıştır ve bu kararın arkasındaki sebepler nelerdir? Bu yazıda mehterin yasaklanmasından, sürecin detaylarından ve bu yasağın toplumsal, kültürel etkilerinden bahsedeceğiz.

Mehterin Tarihsel Kökenleri ve Önemi

Mehter, Osmanlı İmparatorluğu'nun askeri müziği olarak bilinir ve kökeni Orta Asya’daki Türk boylarının savaş müziklerine kadar uzanır. Osmanlı döneminde, mehter takımları, askerlere moral vermek, düşmanı korkutmak ve savaş alanlarında birlik duygusunu pekiştirmek amacıyla kullanılıyordu. Osmanlı ordusunun en eski ve en büyük ordu birimlerinden biri olan Yeniçeriler, mehter takımlarının bir parçasıydı ve her zaman askeri törenlerde yer alırlardı. Bununla birlikte, mehter takımları yalnızca savaş alanlarında değil, aynı zamanda sarayda, törenlerde ve halk arasında da önemli bir yer tutuyordu.

Mehterin Yasaklanma Kararı ve Sebepleri

Mehterin yasaklanması, Cumhuriyet'in ilk yıllarına, özellikle 1920'li yıllara dayanır. Cumhuriyetin ilanından sonra, Osmanlı İmparatorluğu'nun köklü gelenekleri ve kurumları, yeni kurulan cumhuriyetin idealleriyle uyumsuz olarak görülmeye başlandı. Mehter, hem geleneksel bir askeri müzik formu olarak, hem de bir anlamda Osmanlı İmparatorluğu'nun askeri gücünü simgeliyor olması nedeniyle dönemin yöneticileri tarafından “eski” ve “gerici” olarak nitelendirildi. Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, devrimci bir dönemi başlatırken, halkın düşünsel ve kültürel dönüşümünü sağlamayı amaçlıyordu. Bu bağlamda, Osmanlı'dan kalma birçok gelenek, sembol ve müzik türü, Cumhuriyet'in modernleşme hareketinin bir parçası olarak terk edildi.

Atatürk ve inkılapçı kadro, Osmanlı İmparatorluğu’nun köleliğe, feodalizme ve monarşiye dayalı yapısını reddederek, Batı’ya yönelmişti. Bu süreçte, Osmanlı’dan miras kalan birçok kurum ve gelenek, batılılaşma adına reforme edilmeye çalışıldı. Mehter ise, bu dönüşüm sürecinde bir nevi “geri” ve “gerici” olarak kabul edilerek, 1924 yılında Osmanlı askerî müziği olarak resmen yasaklandı. Bu yasağın temelinde, Türk halkının modern bir toplum haline gelmesi, eski ve geçmişle bağlantılı olan tüm sembol ve geleneklerden arınması gibi amaçlar yatıyordu. Cumhuriyet'in çağdaş yüzü, Batılı kültürle uyumlu bir şekilde şekillendirilmek isteniyordu.

Mehter Yasaklandıktan Sonra Ne Oldu?

Mehter, resmi olarak yasaklandıktan sonra uzun bir süre unutulmuş ve nadiren icra edilen bir gelenek haline gelmiştir. Ancak, Cumhuriyet’in ilk yıllarında, Türk halkı üzerinde modernleşme ve batılılaşma adına büyük bir baskı oluşmuştu. Bununla birlikte, mehterin yasaklanmasının ardından halk arasında mehterin varlığını devam ettiren bazı topluluklar olmuştur. Her ne kadar resmi olarak bir yasaklama söz konusu olsa da, halk arasında mehter müziği hala duyulabiliyordu. Bu süreçte, mehterin halk arasında ve bazı yerel etkinliklerde çalınması bir tür direniş şekli olarak da değerlendirilmiştir.

Mehterin yasaklanmasının ardından uzun yıllar boyunca Osmanlı kültürüne ait diğer gelenekler gibi mehter de adeta unutulmaya yüz tutmuştu. Ancak 1980’ler ve 1990’lar itibariyle, Türk kültüründe geçmişe olan ilgi yeniden canlanmış ve mehter yeniden bir popülerlik kazanmıştır. 1980’li yıllarda, mehterin yeniden sahneye çıkmasıyla birlikte, bu geleneksel müzik türü de yeniden kültürel bir sembol haline gelmiştir.

Mehterin Yeniden Popülerleşmesi

1980'li yıllarda, mehterin yasaklanmasının ardından gelen dönemde, Türk kültürüne duyulan ilgi arttı. Osmanlı İmparatorluğu'na dair gelenekler, tarihsel miras ve kültürel kimlik üzerinde tartışmalar yapıldı. Mehter de bu dönemde, yeniden bir toplumsal olgu olarak gündeme geldi. Bu süreç, Osmanlı İmparatorluğu’nun kökenlerinden gelen geleneklerin, Cumhuriyet’in temel değerleriyle nasıl bağdaştırılacağına dair bir sorgulama dönemi olarak da değerlendirilebilir. Ayrıca, Türkiye’deki ordu ile olan bağlar ve mehterin askeri bir müzik olarak algılanması da yeniden bir anlam kazandı.

Bunun yanı sıra, mehterin yeniden sahneye çıkmasıyla birlikte, bazı mehter takımları hem kültürel hem de turistik anlamda büyük ilgi görmeye başladı. Bugün, mehter takımları Türkiye’de hem ulusal etkinliklerde hem de yurtdışında çeşitli konserlerde yer almakta, bu geleneksel müzik türünü yaşatmaya devam etmektedir.

Mehterin Toplumsal ve Kültürel Yansıması

Mehterin yasaklanması, sadece bir müzik yasağı değil, aynı zamanda bir kültürel dönüşümün de simgesiydi. Cumhuriyet’in modernleşme ve batılılaşma sürecinde, geleneksel unsurların silinmesi gerektiği düşüncesi, toplumun kolektif hafızasında önemli bir boşluk yaratmıştır. Ancak zamanla, mehterin yeniden popülerleşmesi, bir nevi geçmişle yeniden barışma anlamına gelmiştir. Mehterin yasaklanması ve sonrasındaki dönemde yaşanan kültürel kopukluk, bugünün Türkiye’sinde geçmişle ilişkisini yeniden sorgulayan bir toplumun ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır.

Sonuç

Mehter, Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçası olarak tarih sahnesine çıkmış ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında, modernleşme adına yasaklanmış bir müzik türüdür. Ancak zamanla, hem kültürel bir ihtiyaç hem de halkın geçmişe olan ilgisi nedeniyle, mehter yeniden yaşatılmaya başlanmış ve kültürel bir değer olarak yeniden toplumsal belleğe kazandırılmıştır. Mehterin yasaklanması ve sonrasındaki süreç, sadece müzikle ilgili değil, aynı zamanda bir toplumun kültürel, toplumsal ve siyasal dönüşümünün bir yansıması olarak değerlendirilebilir.